Ekim Geçidi Sergileri 23. Yılında: Cumhuriyetin 101. Yılını Sanatla Kutluyor

 

CUMHURİYETİN 101.YILI

EKİM GEÇİDİ BURSA

23.YIL DİSİPLİNLER ARASI SERGİSİ

15- 22 EKİM 2024

DEVLET GÜZEL SANATLAR GALERİSİ – HEYKEL / BURSA

Basın Bülteni

 


EKİM GEÇİDİ SERGİLERİ 23. YILINDA!

Cumhuriyetimizin 101. yılına gururla adım attığımız bu günlerde, Türkiye’nin en köklü sanat etkinliklerinden biri olan Ekim Geçidi Sergileri, 23. yılını kutluyor. 15-22 Ekim 2024 tarihleri arasında Bursa Devlet Güzel Sanatlar Galerisi’nde sanatseverlerle buluşacak olan bu özel sergi, farklı disiplinlerden sanatçıları bir araya getirerek, sanatı ve Cumhuriyet’in değerlerini bir arada yaşatmayı hedefliyor. Sizleri de bu eşsiz sanat şölenine katılmaya davet ediyoruz.

Projenin Sahibi, Gülsün Erbil’in Mesajı:

Cumhuriyetimizin 101. yılını kutladığımız bu anlamlı günlerde, Ekim Geçidi sergilerinin 23. yılına ulaşmış olmanın gururunu taşıyoruz. Türkiye Cumhuriyeti, 29 Ekim 1923’te kazanılan büyük bir mücadelenin sonucu olarak doğmuş ve sanat, bu Cumhuriyetin en değerli kazanımlarından biri olmuştur. Sanatçılar olarak yaratıcı özgürlüğümüzü Cumhuriyet’e ve onun kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e borçluyuz.

Ekim Geçidi sergileri, çağdaş sanatın gücünü ve Cumhuriyet’in aydınlanma mirasını yansıtmayı amaçlayan bir platform olarak, her yıl çok sayıda sanatçının özgün eserlerini halkla buluşturuyor. Resimden heykele, seramikten video ve performans sanatlarına kadar geniş bir yelpazede disiplinler arası bu sergi, sanatseverlere her kuşaktan sanatçının eserlerini görme fırsatı sunuyor.

Dünya tarihinin ilk anti-emperyalist zaferlerinden biri olan Kurtuluş Savaşı’nın ardından kurulan Cumhuriyet, özgür sanat anlayışının temelini atmıştır. Bugün sanatçılar olarak özgün eserler üretebiliyorsak, bu Atatürk’ün açtığı yolda ilerlememiz sayesindedir. Çağdaş sanatın, toplumun ilerlemesinde ve aydınlanmasında ne kadar önemli bir rol oynadığını bir kez daha vurgulamak istiyorum.

Cumhuriyet’in 101. yılını onurla kutlarken, 23 yıl boyunca 30’dan fazla ilde ve ilçede düzenlenen Ekim Geçidi sergilerinin, toplumumuzu aydınlatan bir ışık olmayı sürdüreceğine inancım tam. Türkiye’nin her köşesinde sanatın yaygınlaşması, bu sergilerin en büyük amaçlarından biridir. Bir gün Atatürk ve Ekim Geçidi Müzesi’nin de hayata geçirilmesi ve bu müzenin sanatla taçlandırılması hayalimdir.

Bursa ayağını sanatçı Ayfer Demircioğlu‘nun organize ettiği bu anlamlı etkinlik 15-22 Ekim 2024 tarihleri arasında Bursa Devlet Güzel Sanatlar Galerisi’nde ziyaret edilebilir. Tüm sanatseverleri bu özel etkinlikte bizlerle birlikte olmaya davet ediyoruz.

Sergi Detayları:

  • Tarih: 15- 22 Eylül 2024
  • Yer: Devlet Güzel Sanatlar Galerisi, Bursa
  • Açılış: 15 Eylül 2024 Salı Saat 18:00
  • Giriş: Ücretsiz

Daha fazla bilgi için:
İletişim: Ayfer Demircioğlu
E-posta: naimeayferyilmaz@hotmail.com
Telefon: +90 535 929 53 37

www.ekimgecidibursa.com

instagram : ekimgecidibursa

 

KATILIMCI SANATÇILAR:

AHMET ÖZOL AKİFE DEKELİ ARZU KARAYEL AYFER DEMİRCİOĞLU AYŞE CANAN OGAN AYŞE YURDALAN AYŞEGÜL ARCAN BAHRİ GENÇ BASRİ ERDEM BELKIS ŞENOĞULLARI BENAN ÇOKOKUMUŞ BERRİN BUZCULAR YILMAZ BİRGÜL ÖZÇELİKCİ TAŞÖREN BÜŞRA BİREL CENGİZ UĞUR CEYLAN MUTLU ÇİLER BELEN DARİA SHCHERBA DİLEK AYDEMİR ECE ERGÜZEL EDA ÇIĞIRLI EMEL UZUNER EVRİM SIRMALI FAİK AGAYEV FATİH BALCI FATOŞ ÇELEBİ KALPAK FEHİM HUSKOVİC FİGEN GÜRSOY GÜLSER AKTAN GÜLSÜN ERBİL HAKAN ARIKAN HALİM ÇELİKER HÜDANUR YILMAZ HÜSEYİN RÜSTEMOĞLU ILDAR AHMETVALİEV KAMER BATIOĞLU KEMAL TOPÇU MAHMUT ERZİNCAN MEHMET EMİN KAYSERİLİ MEMDUHA SATIR KAYSERİLİ MURAT AĞÇİÇEK MURAT PAZARCIK MUSTAFA BULAT MÜGE CAFEROĞLU NERİMAN OYMAN NİLGÜN ŞENER ONUR AYANGİL ORHAN CEBRAİLOĞLU ÖZLEM CAYMAZ BAŞKÖY RAZİYE KUZUCUOĞLU SABAHATTİN ŞEN SAİM USLU SEDAT KUMOVA SELMA KARAAHMET BALCI SVETOZAR CHİLİNGİROV ŞABAN OKAN ŞEBNEM ALTUNTAŞ TOLGA ŞENOL ÜMRAN ÖZBALCI ARİA ZEHRA BAŞEĞMEZ ZELİHA SEZGİN ZEYNEP SELİMOĞLU TORUN

 

Proje: Gülsün ERBİL

Organizatör: Ayfer DEMİRCİOĞLU

Tasarım: Sedat KUMOVA

Röportaj: SANATTA CESARETİN SESİ: AYFER DEMİRCİOĞLU VE ‘SANSÜRLENENLER’

SANATTA CESARETİN SESİ:

AYFER DEMİRCİOĞLU VE ‘SANSÜRLENENLER’

Röportaj: Sedat Kumova | 24.09.2024

Sanat, toplumun aynasıdır; onun en derin duygu ve düşüncelerini yansıtır. Ancak, zaman zaman sanatın bu özgür sesi, sansürün gölgesi altında kalır. Türkiye’de sanatın sansürle imtihanına tanıklık eden sanatçılardan biri de Ayfer Demircioğlu. 2019 yılında, Bursa Tayyare Kültür Merkezi’nde açılan sergisi, eserlerindeki nü figürler nedeniyle sansüre uğrayarak kapatılmıştı. O dönemde sanata yapılan müdahaleyi sert bir şekilde eleştiren Demircioğlu, bu sansürle mücadele etmeyi seçti. Bugün, aynı sergi “Sansürlenenler” adıyla, yeniden aynı mekânda sanatseverlerle buluşuyor. Bu serginin yalnızca bir sanat etkinliği değil, aynı zamanda sanatta özgürlüğün ve direnişin bir simgesi olduğunu söyleyebiliriz. Demircioğlu ile sanatına olan inancını, sansürle mücadelesini ve bu süreçte yaşadıklarını konuştuk.

 

2019 yılındaki sansür olayını düşündüğünüzde, bu süreç sizin sanatsal ifadenizi nasıl etkiledi? Bu olaydan sonra sanatınıza yaklaşımınızda bir değişiklik oldu mu?

2019 yılında yaşanan sansür, beni hem kişisel hem de sanatsal açıdan derinden etkiledi. Sanatın özgür bir ifade alanı olduğuna inandığım için, bu olay beni daha da güçlendirdi. O dönemde yaşadıklarım, sanatsal duruşumu daha da netleştirdi ve sanatımdaki cesareti pekiştirdi. Sanatımda sınır tanımamaya ve her ne olursa olsun özgürlüğü savunmaya devam ettim. O günden sonra, sanatın toplumsal mesajlar verme gücüne daha fazla odaklandım.

“Sansürlenenler” sergisinin yeniden açılmasına karar vermek sizin için zor oldu mu? Özür ve izin süreci nasıl gelişti?

Serginin yeniden açılmasına karar vermek duygusal anlamda oldukça zorlayıcıydı. Yeniden kapatılma ya da olumsuz tepkilerle karşılaşma ihtimali kafamda birçok soru işareti yarattı. Ancak, eserlerimi tekrar sanatseverlerle buluşturma düşüncesi, sanata ve ifade özgürlüğüne olan inancımı pekiştirdi. 2019’da sergimin kapatılması büyük bir haksızlıktı ve zamanla bunun farkına varıldı. Sergiyi yeniden açmayı önermeleri, bana adeta bir itiraf Bu süreç, sansürün yanlışlığının kabul edilmesi açısından bir dönüm noktası oldu. Yeni belediye yönetimi, sanatsal özgürlüğe daha yakın bir vizyonla bu sergiyi destekledi.

Nü sanat, özellikle Türkiye’de sık sık tartışmalara neden oluyor. Sizce sanatta çıplaklık neden bu kadar tepki topluyor?

Sanatta çıplaklık, insan bedeninin doğal ve saf bir ifadesidir. Ancak muhafazakâr toplumlarda bu hâlâ bir tabu olarak görülüyor. Sanat, estetik bir deneyim olmanın ötesinde toplumsal sınırları sorgulayan bir alan olduğunda, tepkiler kaçınılmaz oluyor. Özgürlük ve laiklik söylemlerine rağmen, Türk ve İslam dünyası çıplaklık konusunda rahatsızlık Oysa, Paleolitik dönemden bu yana resim tarihi, bir anlamda sanatın tarihidir ve bu kavram toplumsal ve dinsel baskılara rağmen varlığını sürdürmüştür. İlkel sanatta bile çıplaklık, doğal ve özgürdü.

Sanatınızı sansürleme çabalarına karşı direndiğinizde nasıl tepkiler aldınız? Bu tepkiler size destek mi, yoksa daha fazla engel mi oluşturdu?

Sansüre karşı durduğumda çok çeşitli tepkiler aldım. Kimi bu duruşumu cesur ve ilham verici bulurken, kimileri beni eleştirdi. Özellikle sanat dünyasından ve sanatseverlerden aldığım büyük destek, bu süreçte beni ayakta tutan en önemli unsurdu. Eleştiriler de tabii ki oldu, ancak sanata ve özgürlüğe olan inancım bu zorlukları aşmamı sağladı. Bir gün sergim açılıyor, ertesi gün bir vatandaş gelip ‘Bu sergiyi burada açamazsınız’ diyerek sergiyi toplattırıyor. Bu elbette çok can sıkıcıydı. Ancak, yaşanan bu sansür girişimi benim meselem olmaktan çıktı, toplumsal bir dayanışmaya dönüştü. Kamuoyu geniş çapta bilgilendi ve bu dayanışma, karşı duruşun ne kadar güçlü olabileceğini gösterdi.

Sansürle karşılaşan sanatçılara ne gibi tavsiyelerde bulunursunuz? Bu tür baskılara nasıl direnebilirler?

Sansür, sanatçıyı zorlayabilir ama aynı zamanda direncini ve özgünlüğünü de güçlendirir. Tavsiyem, sanatınıza olan inancınızı asla kaybetmeyin ve geri adım atmayın.  Sanata duyduğunuz tutku, baskılara karşı en güçlü silahınızdır. Tarih, sansüre karşı verilen mücadelelerle doludur; bu direnişi sürdürmek, özgürlük için atılan en önemli adımlardandır. Birçok sanatçı, sansürü eserlerinde ele alarak bu mücadeleye devam etmiştir. Sansür, her zaman iz bırakır; tıpkı adalet mücadelesinde olduğu gibi, sanatta da özgürlük mücadelesinin sürekli gündemde tutulması ve kararlılıkla savunulması gerekmektedir.

Bu sergide yer alan eserler 2019’daki sergiyle birebir aynı mı, yoksa yeni çalışmalar da sergiye dahil edildi mi? Sergide hangi temaları işliyorsunuz?

2019’daki sergide yer alan eserlerin çoğu burada da sergileniyor, ancak iki eser eksik. Bunun yanı sıra, üç yeni çalışmamı da ekledim. Sergilerimde bilgi objesinden uzaklaşıp estetik objeye odaklanmayı hedefliyorum. Dışavurumcu tarzdan biraz uzaklaştım ve daha çok figüratif çalışmalara yöneldim. Ayrıca şunu da belirtmeliyim, kendimi sanatçı değil ressam olarak tanımlıyorum.

 

 

 

 

 

 

Sansür kavramına sanatsal bir perspektiften baktığınızda, sansürlenmenin sanat üzerindeki olumlu ya da olumsuz etkilerini nasıl tanımlarsınız?

Sansür, doğası gereği baskıcıdır; düşünmek ve yaratmak bazılarını korkutur. Elbette sanat, sansürden olumsuz etkilenir ve bu kesinlikle olmamalıdır. Sanat, Platon’un düşündüğü gibi toplumu eğitmek ya da telkin etmek amacı taşıyan bir araç olmamalıdır. Sanatçının temel amacı, hangi konuyu işlerse işlesin, güzelliği ve bununla ilgili düşünceleri özgürce ifade etmektir.

 

Bursa Tayyare Kültür Merkezi’nde serginizin bu kez sorunsuz bir şekilde açılmasını nasıl değerlendiriyorsunuz? Sizce toplumsal ve kültürel anlamda bir değişim mi yaşanıyor?

Serginin sorunsuz bir şekilde açılması, sanat dünyasında ve toplumda bir farkındalık oluştuğunu gösteriyor. Toplumsal ve kültürel anlamda bir değişimin başladığını görmek beni umutlandırıyor. İnsanlar artık sanatı daha çok sorguluyor ve sanata yapılan müdahalelere tepki gösteriyor. Ancak, bu değişim henüz tam anlamıyla yerleşmiş değil. Yine de bu sürecin hızla devam etmesini umut

Serginin izleyici üzerinde nasıl bir etki bırakmasını umuyorsunuz?

2019 yılında yaşadığım sansür, beni daha da güç Bu sergi aracılığıyla, sanata yönelik müdahalelere karşı durmanın önemini izleyiciye aktarmayı hedefliyorum. Umarım sergi, insanlara cesaret verir ve özgür düşüncenin ne denli değerli olduğunu bir kez daha hatırlatır.

Sanatın özgürlüğünü savunmanın, bireysel bir sanatçı olmanın ötesinde, toplumsal bir görevi olduğunu düşünüyor musunuz?

Kesinlikle katılıyorum. Sanat, sadece bireysel bir ifade biçimi değil, aynı zamanda topluma ayna tutan ve özgürlüğü savunan güçlü bir araçtır. Sanatçılar, kendi duygularını ifade etmenin yanı sıra, toplumun ortak duygularını ve deneyimlerini de dile getirirler. Bu nedenle, sanatın özgürlüğünü savunmak yalnızca sanatçıların değil, tüm toplumun sorumluluğudur. Sanat, estetik değerler alanında insanı ve onun varoluşunu anlamayı kolaylaştıran, olan ile olması gereken arasındaki ilişkiyi en etkili şekilde gösteren bir alan olarak tanımlanabilir. Türkiye’de olduğu gibi, her ülkede sansür, tarih boyunca sorunlu bir mesele olmuştur.

Sanat adına son olarak başka eklemek istediğiniz herhangi bir şey var mıdır?

Kültür her zaman sanata prestij katar.

Ayfer Demircioğlu www.ayferdemircioglu.com.tr

Hazırlayan ve Sunan

Sedat Kumova

www.sedatkumova.com.tr

sdtkmv@gmail.com

@sedatkumova

Bursa'dan İzmir'e Sanat Esintisi

BASIN BÜLTENİ

Bursa Güzel Sanatlar Birliği Derneği ile

BURSA’dan İZMİR’e SANAT ESİNTİSİ
Karma Resim Sergisi

10 – 15 EYLÜL 2024

Uğur Mumcu Kültür Merkezi

 

Bursa Güzel Sanatlar Birliği Derneği, İzmir’deki sanatseverlerle buluşuyor!

 

“BURSA’DAN İZMİR’E SANAT ESİNTİSİ” başlıklı bu özel karma sergi, 22 sanatçının özgün eserlerini bir araya getirerek, sanatseverlere unutulmaz bir deneyim sunmayı hedefliyor.

Sanat, sınırları aşan ve duygulara dokunan evrensel bir dil olarak, İzmir’in kültürel dokusuyla buluşuyor. Bursa Güzel Sanatlar Birliği Derneği’nin deneyimli ve yetenekli sanatçılarının bir araya geldiği bu sergi, İzmir’in sanat ortamına yeni bir soluk getirecek.

Sergide yer alacak 22 sanatçı, farklı disiplinlerden ve sanat anlayışlarından gelerek, birbirinden bağımsız ancak birbiriyle uyum içinde olan eserler sunacak. Bu eserler hem Bursa’nın hem de İzmir’in sanat tarihine derin bir saygı duruşu niteliğinde.

Bu sergi, yalnızca sanatçıların eserlerini sergilemekle kalmıyor, aynı zamanda Bursa ve İzmir arasındaki sanatsal bağı güçlendirmeyi ve iki şehir arasındaki kültürel diyaloğu artırmayı amaçlıyor. Sanatın birleştirici gücü, bu sergide bir kez daha kendini gösterecek.

Sergi Detayları:

  • Tarih: 10- 15 Eylül 2024
  • Yer: Uğur Mumcu Kültür Merkezi, İzmir
  • Açılış: 10 Eylül 2024 Salı Saat 16:00
  • Giriş: Ücretsiz

Daha Fazla Bilgi İçin: BGSBD Başkanı: Ayfer Demircioğlu | +90 535 929 53 37

Katılımcı Sanatçılar: Akife Dekeli, Arzu Karayel, Ayfer Demircioğlu, Berrin Buzcular, Bukay Vural, Canan Ogan, Ece Ergüzel, Evrim Sırmalı, Fahri Üye- Gülsün Erbil, Fahri Üye- Halim Çeliker, Fahri Üye- Mehmet Emin Kayserili, Fahri Üye- Sabahattin Şen, Kadriye Gülen, Kamuran Sönmez, Müge Caferoğlu, Necla Yelkenkaya, Raziye Kuzucuoğlu, Resa Gündüz, Sedat Kumova, Tolga Şenol, Zehra Başeğmez, Zeliha Sezgin

KÖY'de SANAT Resim Çalıştayı: Proje Prof. Dr. Basri ERDEM

SANAT VE TARIM BULUŞUYOR…
Sanat ve Tarımın Birleştiği Bir İlham Projesi

Prof. Dr. Basri Erdem’in doğduğu topraklara duyduğu vefa borcunu ödemek amacıyla başlattığı bu çalıştay, Türkiye’de bir ilke imza atarak sanat ve tarımın ortak dilini yaratmayı hedefliyor. Sanatın sadece galeri ve müze salonlarında değil, köy meydanlarında ve tarlalarda da var olabileceğini gösteren bu proje, sanatın erişilebilirliğini artırmayı ve kırsal kesimde sanata olan ilgiyi uyandırmayı amaçlıyor.

Çalıştay kapsamında Türkiye’nin dört bir yanından gelen otuzu geçik değerli sanatçılar, traktör kaportalarını tuval olarak kullanarak eşsiz eserler yaratacaklar. Bu proje, sanatı sadece bir gösteri değil, aynı zamanda halkla bütünleşen bir deneyim haline getiriyor. Traktörlerin toprakla buluşan kaportaları üzerinde hayat bulacak bu eserler, aynı zamanda köy yaşamının ritmini ve geçmişin izlerini de yansıtacak. Projenin bu yönü, sanatı sadece bir ifade aracı değil, aynı zamanda bir hatırlama ve kutlama biçimi olarak da sunuyor.

Prof. Dr. Basri Erdem’in Vizyonu
Köy enstitüsü kökenli bir sanatçı olan Prof. Dr. Basri Erdem, doğduğu Akçaköy’de köy halkıyla sanatı buluşturmayı hedeflediğini ve küçük yaşlarda müzik ve resme olan ilgisi onu sanat yolculuğuna çıkarttığını belirtiyor. Yoğun deneyim ve akademik tecrübelerinden sonra köklerine dönerek, Akçaköy’de kurduğu “Kültür Sanat Evi” ile köy halkına ve sanatseverlere ilham kaynağı olmaya devam ediyor. Sanatın herkes için ulaşılabilir olması gerektiğine inanan Prof. Dr. Erdem, köy yaşamını sanatsal üretimin merkezine koyarak, doğa ve sanat arasındaki bağı yeniden keşfetmeye çağırıyor.
Prof. Dr. Erdem’in sanata dair vizyonu, sanatın sadece şehirlerin parlak ışıkları altında değil, köylerin sade ama bir o kadar zengin doğası içinde de gelişebileceği fikrine dayanıyor. Bu çalıştay, onun bu vizyonunun somut bir ifadesi olarak karşımıza çıkıyor. Sanat ve tarımın bir araya geldiği bu etkinlik, köylerde de sanatın kök salabileceğini kanıtlıyor.

Kapsamlı ve Katılımcı Bir Deneyim
Köy’de Sanat Resim Çalıştayı, sadece sanatçılar için değil, aynı zamanda bölge halkı için de interaktif bir deneyim sunuyor. Çalıştay boyunca köy halkı, sanatçıların yaratım süreçlerini izleyebilecek, onlarla sohbet edebilecek ve hatta yaratım sürecine katılabilecekler. Sanatın duvarlar arasından çıkıp tarlalarda, köy meydanlarında hayat bulduğu bu çalıştay, herkesin sanata bir şekilde dokunmasını sağlıyor. Sanatçılar, traktörlerin yanı sıra tuvallere de eserler üretecekler ve bu süreç halkın katılımına açık olacak.

Proje Süresince Traktör Kaportaları Birer Sanat Eserlerine Dönüşecek:
Çalıştay kapsamında, dört adet traktörün kaportaları tuval olarak kullanılarak, Türkiye’nin önde gelen sanatçıları tarafından eserler ortaya konulacak. Bu proje, hem sanatı köylere taşıması hem de traktörleri birer sanat eseri haline getirmesi açısından Türkiye’de bir ilk olma özelliği taşıyor. Boyama etkinliği sırasında kullanılan özel boyalar ise Türkiye’nin ilk ve tek sanat boyası markası olan Colortone Sanat Boyaları tarafından sağlanıyor.
Etkinlik, aynı zamanda yerel halkın sanata olan ilgisini artırmayı ve sanatçılar ile halkı bir araya getirmeyi amaçlıyor. Sanatçıların interaktif olarak halkla buluşacağı bu çalıştay, Türkiye’nin dört bir yanından gelen katılımcılarla köy hayatına sanatsal bir dokunuş kazandıracak.

Colortone Sanat Boyaları ile Yenilikçi Sanat
Bu projede, Türkiye’nin ilk ve tek sanat boyası olan Colortone Sanat Boyaları kullanılacak. Sanatçıların traktörler üzerinde yaratacağı eserler, Colortone’un özel olarak bu proje için geliştirdiği boyalarla hayata geçirilecek. Bu iş birliği, sanatın ve tarımın birbirine ne kadar yakın olabileceğini gösterirken, Tarım makinelerinin sadece tarlada değil, sanat alanında da önemli bir yer edinebileceğini gözler önüne seriyor.

Tarım makineleri üreten firmalar için bu proje, markalarının sanata olan katkısını vurgulamak ve toplumsal değerlerine sanatı eklemek için eşsiz bir fırsat sunuyor. Sanatın gücünü tarımın dinamizmiyle birleştiren bu etkinlik, tarım sektöründeki yenilikçi yaklaşımların bir yansıması olarak öne çıkmaktadır. Traktörler, üretimin yanı sıra sanatsal ifade için de bir platform haline gelirken, firmalar da bu yaratıcı projede yer alarak marka bilinirliğini artırabilir ve topluma sanatsal değerler kazandırabilirler.

Birçok Belediyeden Projeye Büyük İlgi:
Lüleburgaz, Ahmetbey, Evrensekiz, Vize, Büyükkarıştıran Belediyeleri ve Chamlıja sanatçıların konaklama, kahvaltı ve ulaşım ihtiyaçlarını karşılayarak etkinliğin gerçekleşmesine katkıda bulunuyor. Colortone Sanat Boyaları da projeye özel ürettiği boyalarla destek veriyor.

5. Uluslararası Amazonlar ve Titanlar Sanat Buluşması

5. Uluslararası Amazonlar ve Titanlar Sanat Buluşması

15 – 24 Nisan 2024

İzmir Konak Metro Sanat Galerisi’nde Sanatın Büyülü Dünyasıyla Buluşun!

Uluslararası Aktivist Sanatçılar Birliği Derneği, 5. Uluslararası Amazonlar ve Titanlar Sanat Buluşması’nı İzmir’de düzenliyor. Bu heyecan verici etkinlik, sanatın gücünü vurgulamak, toplumsal değişimi desteklemek ve sanatçıları bir araya getirmek amacıyla gerçekleşiyor.

Proje Genel Koordinatörü: Ümit Yaşar Işıkhan

Program Sunumu: Fatma Elvin Öztürk – Kutluhan Nesil

Küratör: Yıldız Arun

Genel Yönetmen : Derya Tüzen

KATILIMCILAR

A.TAYFUR YAĞCI,   ABDÜLKADİR GÜLER,   AFET YAYLA,   AHMET DİKER, ALİ REZA GHOOJARI – İRAN, ALPAY HÜKÜMDAR, ANASTASIA JOSHGUN – KAZAKİSTAN, ASLI OZEN, AVNİ BEHLULİ – KOSOVA, AYDIN ŞİMŞEK, AYLA GEDİK, AYNUR FİDAN , AYSU GUNAY, AYŞE PERİN TATARİ ,   AYŞE RESA IRMAK,AYŞEGÜL ILGAZ, AYŞEN DENİZ, AYTÜL AKKAYA/ GÜLER, BENAN DALKIRAN GAGLIARDO,   BERKAY ÇETİNDAĞ, BİNAY BÜKEY, CELİLE KARAATLI, CENGİZ ONUR, CENK MISIRLIOĞLU,CEYDA KİRAZ, ÇETİN EROKAY, DEMET DAYI, DENİZ ŞANLI, DİJLE TALUN, DİLEK BAYAT, DİLEK ÜSTÜNDAĞ, DİLŞAD ATASOY,DİRENCAN ŞAHYAR, ECEM KORKMAZ, EKATERYNA LEMEŞEVA – UKRAYNA, ELİZABETH TUGANOVA – RUSYA, ELVAN DOK, EMEL GERMAN ATALAY, EMİNE ÖZDEMİR,   EMRE AKÇAY, ERDAL ÇOBAN,   ESAT ERÇETİNGÖZ , EYLEM SÜRER, EZGİ YÜKSEL, FADEN SUZAN KUDSİOĞLU,   FARID GHOOJARI, FATIMA EL OBAIDI – IRAQ, FATMA ELVİN ÖZTÜRK, FATOŞ GÜRLE, FEHMI HOXHA – KOSOVA, FERDA ADALI, FERDA BOZOKLAR,   FİLİZ PELİT, FİRDES ARKAN, FUNDA CUMBUL, GÖKHAN BALIK, GÖNÜL OCAK, GÖZDE UYAR, GÜLİN SAYAN,   GÜROL KAPLAN, HAEL SROUR, HAKAN SARIHAN,   HALEEM KHAN BAREA – PAKİSTAN, HATİCE AYDOĞAN, HATİCE TÜRKERGİN, HÜLYA ATILGAN, HÜLYA GÜL, HÜLYA KULOĞLU, HÜLYA SÜMER, HÜSNİYE CEYLAN, İNCİ TARAKÇIOĞLU, LALE TEMELKURAN, LARA AKDEMİR, LARISSA NOURY – FRANSA, LATİFE AKİN, LELA GELEISHVILI – GÜRCİSTAN, LIANA ALMYASHEVA – ÖZBEKİSTAN, LINDA LUPI – ARNAVUTLUK, LÜTFİYE MİNE AKBATUR , MARIYAM GOŞAYEŞ – İRAN, MEDİHA KIZILKANAT , MEHLİKA KOROL, MEHMET ALKAYA, MEHMET ASLAN, MEHMET GENÇ, MEHMET SAİT TUNÇ, MEHMET TÜZÜM KIZILCAN, MELİS ERDÖLEK, MELODY ABEDY – İRAN, MELTEM ÖZCAN, MERYEM IŞIKHAN, METİN GÜLER, MOHAMMED KARA DAMOUR-SURİYE, MUALLAGÜRLE, MUNIRA EL MEER – KATAR, MUSTAFA ALİ KASAP, MUTLUCAN GÜVENDİR, NALAN GÖRDÜREN, NEDA OLSOY, NEHİR ÖVEN KARABÖCEK, NESLİHAN YALMAN, NEVAİ METİN MEMEDOĞLU- AZERBAYCAN, NEVAL KAFESÇİOĞLU, NEVAL SAVAK KARTALBAŞ, NİLGÜN ERMİŞ, NİLGÜN ÜNAL, NURAY ÖZGENOGLU, NURİASLAN, ONUR BARAN IŞIKHAN, ÖMER ÇAM, ÖZGÜR ŞANLI, ÖZLEM KALMAZ, ÖZLEM TOK, RAGIP ÖZCAN, RANA SİRKECİOGLU, REFKI GOLLOPENI-KOSOVA, RESA IRMAK, REYHAN ABACIOĞLU, SAMİ BEN AMOR-TUNUS, SEBA UĞURTAN , SEDAT KUMOVA, SEHER SÖYLEME ÇELİK, SELMİNA MELİKOĞLU , SEMA BARLAS, SEMRA ÖZAR, SEVGİ AKPINAR, SEVİL ÇAYLAK, SEVİNÇ KAHVECİ HÜSEYNOVA – AZERBAYCAN, SEVİNÇ ÖZTÜRK, SEZİN HASİCİ, SHUKHRAT ABDUMALIKOV – ÖZBEKİSTAN, SUAT ÖRS, ŞEFKAT İŞLEGEN, ŞEHNAZYILMAZ, ŞENOL ÖZDEVRİM, TÜLAY MORAL, TÜRKAN KUDSİOĞLU, ÜMİT ÖZMAT, ÜMİT YAŞAR IŞIKHAN, YASEMİN DİREN, YEŞİM ALCA, YILDANUR KETENCİ, YILDIZ ARUN, ZAKEYA ZADA–BAHREYN, ZEHRA ÇİÇEK, ZEYNEP PEKGÜZEL,ZUHAL ARDA

SOKAK SANATLARI ATÖLYESİ:

KARSAV DANS GRUBU

CAPULO DANS GRUBU 

Cumhuriyetin 100.Yılı 22. Yıl Ekim Geçidi – 22, Bursa

CUMHURİYETİN 100.YILI

EKİM GEÇİDİ BURSA

22.YIL DİSİPLİNLER ARASI SERGİSİ

17 – 27 EKİM 2023

DEVLET GÜZEL SANATLAR GALERİSİ – HEYKEL / BURSA

Basın Bülteni

—————————————————————————

 

EKİM GEÇİDİ SERGİLERİ BU YIL 22. YILINI KUTLUYOR!

 Cumhuriyetin 100. yılını kutladığımız bu günlerde, 17-27 Ekim 2023 tarihleri arasında Devlet Güzel Sanatlar Galerisi’nde Ekim Geçidi sergileri 22. Yılını kutluyor. Gerçekleşecek olan sanat şöleni özel etkinliğini kaçırmayın, sizleri de aramızda görmekten mutluluk duyarız.

Proje Sahibi sanatçı Gülsün Erbil, Cumhuriyetimizin 100. yılını kutladığımız bu günlerde, 22. Ekim Geçidi sergilerinin 22. yılını da kutluyor. Bu sergiler, çağdaş resim sanatının en önemli etkinliklerinden biri olarak kabul ediliyor. Sanatçının bu sergiler hakkındaki düşünceleri şunlardır:

Dünya tarihinde emperyalizme karşı kazanılmış ilk kurtuluş Savaşı’nın sonunda 29 Ekim 1923’te kurulan Türkiye Cumhuriyeti’nin 100. yılını onurla kutluyor, kurucusu büyük önder Atatürk’ü ve silah arkadaşlarını sevgi ve saygıyla anıyoruz.

Cumhuriyetimiz kurulduğundan beri uygarlık ve özgürlük yolunda ilkelerini sürdürmüş demokratik ve bağımsız Cumhuriyet düşüncesini kuşaktan kuşağa devam ettirmiştir. “Çağcıl sanat”, cumhuriyetimizin kazanımlarından birisidir. Sanatçıların yaratma özgürlüklerinin, dünyadaki uygarlık düzeyini yakalayabilme çabalarının Atatürk’ün Cumhuriyeti sayesinde olduğunu hatırlatmak istiyorum. Cumhuriyete kadar geçen zaman diliminde, doğu ve batıyı taklitten öteye gidilemediği için cahil kalınmıştır. Sanat ve sanatçılar kültürün can damarıdır. Dünya kültüründe yaratma yöntemlerini esas alan toplumlar ilerlemekte, diğerleri ise geri gitmektedirler.

Bilindiği gibi pusulanın sapmasını düzeltmeden doğru yön tayini olanaksızdır. Türkiye’de Cumhuriyetimizin ivmesi ile gelişen çağcıl sanat tarihini sizlere doğru olarak tanıtabilmek için 22 yıl önce başlatmış olduğum “Ekim Geçidi” sergilerimize katılan yaratıcılığı esas alan sanatçıların özgür ve özgün yapıtlarıyla bugünkü yapay sanat ortamını kurtaracaklarına, toplumumuzu aydınlatacaklarına inanıyorum. 22 yıldan beri 30’u aşkın ilde ve ilçede devam etmekte olan Ekim Geçidi sergilerimizin en önemli özelliklerinden birisi de eğitim amaçlı ve hepsinde de her kuşaktan ve her teknikten, (resim, heykel,  seramik,  baskı teknikleri,  video,  enstalasyon,  performans,  vs.) birçok alanda da yapıtlar sergileniyor olmasıdır.

On beş yılda Türkiye Cumhuriyeti’ni kurduktan sonra ülkemizin modernleşmesini her konuda ileri gitmesini sağlayan, eğitimden başlayarak önemli adımlar atan Atatürk ve arkadaşlarının günümüze dek yaşamaları olanak dahilinde olsaydı herhalde bugün dünyanın en uygar ülkelerinin önünde olabilirdik. Atatürk’ün en büyük arzusunu da gerçekleştirmiş olurduk.

Atatürk’e, Cumhuriyet’e ve sanata saygı ve sevginin sonsuza dek süreceğini daha çok sanatseverlerle buluşacağını, Anadolu’daki bütün illerimizde gerçekleşme olanağına kavuşacağını ve Türkiye’nin bütün dünyada saygınlık kazanmasına katkı sağlayacağını düşünüyorum.

Belediyelerin ya da özel kurumların desteği ile en kısa tarihte ATATÜRK ve EKİM GEÇİDİ MÜZESİ’nin kurulduğu ili taçlandırabilmeyi sabırsızlıkla bekliyorum. Başta Bursa’da “Uluslararası Ekim Geçidi” sergilerimizi yıllardır gerçekleştiren sanatçı Ayfer Demircioğlu’na ve bu projeme maddi manevi emeği geçen herkese teşekkür ediyorum.

Cumhuriyetimizin her daim güçlü ve kalıcı olması dileğiyle…

 

Sergi 17-27 Ekim 2023 tarihleri arasında Bursa Devlet Güzel Sanatlar Galerisinde izlenebilir. 

www.ekimgecidibursa.com

instagram : ekimgecidibursa

Ekim Geçidi Bursa Koordinasyonu için Ayfer Demircioğlu ile iletişime geçebilirsiniz.

 

SERGİYE KATILAN SANATÇILAR

ADEM GENÇ,  ADVİYE BAL,  AKİFE DEKELİ,  AYFER DEMİRCİOĞLU, BAHRİ GENÇ,  BANU GROTE,  BARIŞ GENÇLER,  BİRGÜL ÖZÇELİKÇİ TAŞÖREN,  BURÇAK YAZICI,  CEM SAFA ADIGÜZEL,  CENGİZ UĞUR, EDA YILDIZ, EMEL UZUNER, EVRİM SİRMALI, EZGİ TOKDİL, FAİK AGAYEV, FATİH BALCI,  FEHİM HUSKOVİC,  FERHUNDE ÖNER,  GÜLSER AKTAN,  GÜLSÜN ERBİL,  HAKAN ARIKAN,  HALİDE OKUMUŞ,  HALİM ÇELİKER,  HAYRETTİN KAĞNICI,  KEMAL TOPÇU, MEHMET ALİ BÜYÜKPARMAKSIZ, MEHMET EMİN KAYSERİLİ,  MEMDUHA SATIR KAYSERİLİ,  MEMİK KİBARKAYA,  METİN BENEK,  MURAT PAZARCIK,  NAZAN ÖZCAN, NAZİF GÜR,  NEVHİZ TANYELİ, NEVİN GÜVEN, NEZİHA ÇOMAK, NİLGÜN ŞENER, NİLÜFER ÇİLE, ONUR AYANGİL, ÖMÜR GÖKTEPELİLER, RASİM SOYLU, SABAHATTİN ŞEN, SAİT ADALI, SEDAT KUMOVA, SİBEL OKUMUŞ TOROS, ŞABAN OKAN, ŞEBNEM ALTUNTAŞ, ŞÜKRAN ULUCAN AYDIN, TOLGA ŞENOL, ZERRİN KEHYENUMİ, ZEYNEP TORUN

4. Uluslararası Amazonlar ve Titanlar Sanat Buluşması

4. Uluslararası Amazonlar ve Titanlar Sanat Buluşması

3- 9 Temmuz 2023

Ahmed Adnan Saygun Sanat Merkezi / Küçük Salon

Dünya Sanat Günü kapsamında, Uluslararası Aktivist Sanatçılar Birliği Derneği’nin 4. Uluslararası Amazonlar ve Titanlar Sanat buluşması, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanlığı’yla 3-9 Temmuz 2023’te Ahmed Adnan Saygun Sanat Merkezi’nde gerçekleşiyor.

 

 

 

 

 

 

 

4.ULUSLARARASI AMAZONLAR VE TİTANLAR SANAT BULUŞMASI / 3-9 Temmuz 2023

KATILIMCILAR (Alfabetik sırayla )

  • AISHA KHAVACI RAZEM-Ürdün
  • ALAYBEY KAROĞLU
  • ALIREZA GHOOJARI-Iran
  • ALP MURAT ALPER
  • ALPAY HÜKÜMDAR
  • ANDREAS OBERNOSTERER-Avusturya
  • ARDA DİKER
  • ATA YAKUP KAPTAN
  • AVNI BEHLULI-Kosova
  • AYDIN ŞİMŞEK
  • AYFER UZ
  • AYLA GEDİK
  • AYSU GÜNAY
  • AYŞEN DENIZ
  • AZİME ÖNLÜ
  • AZİZE ÖNLÜ
  • BİRGÜL KİTAPÇI
  • CENK MISIRLIOĞLU
  • COSTIN BRATEANU-Romanya
  • ÇETİN EROKAY
  • DENİZ ŞANLI
  • DIREN MANSUROĞLU
  • DİLEK ÖZKAN
  • DULE TALUN
  • ELIZABETH TUGANOVA-Rusya
  • ERDAL ÇOBAN
  • EYLEM SÜRER ERHAN DOĞAN
  • FADEN SUZAN KUDSIOĞLU
  • FATIMA EL UBEYDI-Irak
  • FATMA ELVIN ÖZTÜRK
  • FATOŞ GÜRLE
  • FERIDUN IŞIMAN-KKTC
  • FIRDES ARKAN
  • GAMZE CANTÜRK
  • GÖNÜL OCAK
  • HABIBA KHARMONI-Fas
  • HAEL SROUR
  • HAKKI GÜMÜŞTAŞ
  • HANRI BENAZUS
  • HATİCE TÜRKERGIN
  • HUDA EL ZAIDI-Suudi Arabistan
  • HÜLYA KULOĞLU
  • HÜSEYİN ÇEBİ
  • IBRAHİM ÇİFTÇİOĞLU
  • IRVIN MASLICIC-Karadağ
  • KHALAD KHALAY-Filistin
  • LELA GELESHVİLİ-Gürcistan
  • MAHZUN DOGAN
  • MELODI ABEDY
  • MELODI ABEDY-Iran
  • MOUHAMMED DAMOUR-Suriye
  • MUALLA GÜRLE
  • MUSTAFA ALI KASAP
  • MUSTAFA ARAPI-Amavutluk
  • MUTLUCAN GÜVENDİR
  • NAMIK KUYUMCU
  • NATALIA SHAVRINA-Belarus
  • NEDA OLSOY
  • NEVAI METIN MEMMEDOGLU-Azerbaycan
  • NEVAL SAVAK KARTALBAS
  • NURSEL ONEN
  • ONUR BARAN IŞIKHAN
  • ONUR TATAR
  • ORHAN CEBRAİLOĞLU
  • ÖZCE TURAÇ ONUR
  • ÖZGÜR ŞANLI ÖZGÜR ZEYBEK
  • ÖZLEM TOK
  • PERVİN ÖZDEMİR
  • PETIA PAPAZOVA-Bulgaristan
  • PETYA PANEVA-Bulgaristan
  • RANA YARDIMCI
  • REYHAN ABACIOĞLU
  • SABINA URFAN
  • SALİH GÜNEY
  • SAVAŞ SİMİTLİ
  • SEBA UĞURTAN
  • SEDAT KUMOVA
  • SEHER SOYLEME ÇELİK
  • SELMINA MELİKOĞLU
  • SEMRA OZAR
  • SEVAL ARSLAN
  • ŞEFKAT İŞLEGEN
  • ŞEVKİ ÖZDEMİR
  • TÜLAY MORAL
  • TÜRKAN KUDSIOĞLU
  • ÜMİT YAŞAR IŞIKHAN
  • YILDIZ ARUN
  • YILDIZ İLHAN
  • YÜCELAY SAL
  • ZEKERİYA HOCALAR
  • ZEKEYA EL ZADE-Bahreyn

Dünya Sanat Günü kapsamında İzmir Büyükşehir Belediye Başkanlığı katkılan ile Uluslararası Aktivist Sanatçılar Birliği Derneği’nin 4. Uluslararası Amazonlar ve Titanlar Sanat Buluşmasına teşriflerinizi arz/rica ederiz.

TUNÇ SOYER

Yer: Ahmed Adnan Saygun Sanat Merkezi Küçük Salon